Her Yıl Değişip Renklenen Dolaplarımızın Bedeli
Moda her yıl birden fazla kez değişiyor. Yeni harika kreasyonlar, giymenin ötesinde görmekten bile müthiş keyif aldığımız renkler, kumaş türleri… Geçmişte yılda 2 yeni moda kreasyonu tanıtılırken bugün orta/düşük fiyatlı ortalama 20 kreasyon tanıtılıyor ve piyasaya sürülüyor. Ancak tabiat kendisini her sene yenilemiyor ve hızlıca tükettiğimiz her tekstil ürünü arkasında kocaman bir iz bırakıyor. Üstelik günümüzde kıyafetlerin çoğu sentetik… Çabuk yıpranıyor ve atılıyorlar. İşte bu sebeple dünyanın en büyük üçüncü endüstrisi olan tekstil, petrol endüstrisinden sonra ikinci büyük kirletici.
Moda’nın ve yeni arzusunun giderilmesi için her sene onlarca kreasyon üretilmesine “hızlı moda/fast fashion” deniyor. Ülkemiz de tekstil üretiminde ve ihracatında ilk beşte yer alıyor. Dolayısıyla da bu konudaki her gelişme, ülkemizi doğrudan etkiliyor. Her yıl yenilenen, hızlıca değişen, gittikçe renklenen bu “hızlı moda” akımının doğaya faturasına birlikte bakalım.
1 Tişört Kaç Litre Su Eder?
Tekstil endüstrisinde iki ana hammadde var. Bunlardan ilki pamuk.
Pamuk üretimi hem fazla sulama isteyen hem de yoğun kimyasal kullanılan bir süreç. Öyle ki dünyadaki böcek ilacının %22.5’i pamuk üretiminde kullanılıyor. Diğer bir hammadde olan polyester ise doğrudan “en kirletici sektör olan” petrolden elde ediliyor.
Üretimde 8000 çeşide yakın boya ve kimyasal kullanılırken 1 tişört için tam 2.7 ton su tüketiliyor. İngiltere’de bir ailenin yıllık kıyafet tüketimi ile ortaya çıkan karbon salımı ise 6.000 aracın km başına salımına eş değer.
Peki Artık Giymeyip Elden Çıkardığımız Giysilere Ne Oluyor?
Önemli moda markaları bugün sürdürülebilir moda için harekete geçmeye başlıyor ancak bu uzun ve hepimizin sorumluluk alması gereken bir yolculuk. Araştırmalar bize İngiltere’de her yıl 550 milyon TL değerinde elbisenin çöpe atıldığını söylüyor. Amerika’da ise istenmeyen kıyafetlerin %85’i çöpe gidiyor.
Yarınlarımız için sorumlu tüketmeye bugünden başlamalıyız. Her şeyden önce kıyafetlerimizi daha uzun süre yaşatmalıyız. Artık giymek istemediğimizde veya giyemediğimizde ise, iyi baktığımız tertemiz kıyafetlerimizi çöpe atmayıp, diğer insanlarla paylaşmalıyız.
